
Tae Jung, sessiz, yumuşak huylu ve sıradan bir adamdır.
Hayatını küçük mutluluklarla sürdürürken, bir gün hayatı tek bir anda altüst olur işlemediği iğrenç bir suçtan dolayı tutuklanır.
Masumiyetini kanıtlamaya çalışsa da kimse ona inanmaz. Adalet sistemi, iftiranın ağırlığı karşısında sessiz kalır.
Aylar geçtikçe, demir parmaklıklar arasında Tae Jung’un içindeki ışık yavaşça sönmeye başlar.
Ancak bir gün, tüm bu felaketin ardında Yo Han adında gizemli bir adamın olduğunu öğrenir.
Yo Han, onun düşüşünü titizlikle planlamış, hayatını adım adım mahvetmiştir.
İhanetin acısı, Tae Jung’un içindeki iyi adamı yakar, geriye yalnızca soğukkanlı bir kararlılık kalır.
Artık o masum bir adam değil, adaletini kendi elleriyle alacak bir gölgedir.
Cezaevinden çıktığında tek bir hedefi vardır:
Yo Han’ı bulmak, nedenini öğrenmek ve onu yaptığı her şeyin bedelini ödeterek yok etmek.
Ama intikamın yolu kan, sır ve vicdan arasında ince bir çizgidir…
Ve Tae Jung, kendi karanlığından kaçarken, en korkunç gerçeği keşfeder:
Yo Han’la kaderleri tahmin ettiğinden çok daha derin bir bağla örülmüştür.
“Küller Arasında”, ihanetin insan ruhunu nasıl değiştirdiğini, masumiyetin intikama nasıl dönüştüğünü anlatan karanlık bir psikolojik gerilim.
Adaletin olmadığı bir dünyada, masumiyet ne kadar uzun yaşayabilir?

giriş yap.