
20 yaşındaki Tong, vampirler için karşı konulmaz bir çekiciliğe sahip, nadir ve güçlü bir kan türüne sahiptir.
Çevresindeki herkes ona hemofili hastası olduğunu ve kanını akıtma riski taşıyan her şeyden uzak durması gerektiğini söyler.
Ancak Tong bu kuralı çiğner ve yetimhaneden en yakın arkadaşı Tonkla adına bir etkinlikte garson olarak çalışmayı kabul eder.
Bu etkinlikte, Amarittrakul ailesinin 200 yaşındaki varisi ve organizasyonun ev sahibi olan Mark ile tanışır.
Mark, Tong'u diğer misafirlerden uzak tutmaya çalışırken beklenmedik bir kaza yaşanır ve Tong'un eli kesilir.
Açığa çıkan "Altın Kan"ın tatlı kokusu, etraftaki vampirleri çılgına çevirir ve içgüdüsel açlıklarını uyandırır.
Bu vampirler arasında, Mark’ın ailesinden olan ve 250 yaşındaki bir başka varis olan Nakan da vardır.
Mark, artık sadece diğer vampirlerden değil, kendi içindeki karanlık dürtülerden de korumak zorunda olduğu Tong’u koruyabilmek için her şeyi göze almak zorundadır.
Ancak, Tong'un kanının büyüleyici cazibesi, kaderlerinin sandıklarından daha karmaşık şekilde birbirine bağlı olduğunu gösterir.