
Miyu ve Shuya, liseli bir çifttir. İki yıldır beraberdirler ve aralarında çok özel bir gelenek oluşturmuşlardır:
Her ayın ilk günü, ne olursa olsun birlikte sinemaya gitmek. Bu küçük ama anlamlı alışkanlık, ilişkilerini canlı tutan bağlardan biridir.
O ayın ilk günü de her zamanki gibi birlikte sinemaya gitmek üzere buluşurlar.
Ancak sinemaya gidecekleri sırada Shuya, aniden planlarını iptal eder.
Miyu, Shuya'nın tavırlarının garip olduğunu fark eder gergindir, içine kapanmıştır ve açıkça bir şey saklamaktadır.
Miyu, randevularını iptal etmesine rağmen, Shuya’nın belirttiği yerde onu görmek umuduyla beklemeye karar verir.
Ancak beklediği sırada korkunç bir olay yaşanır: Shuya, gözlerinin önünde bir araba kazası geçirir.
Miyu büyük bir şok yaşar ve bilincini kaybeder.
Gözlerini açtığında ise inanılmaz bir şey olur — kendini kazanın yaşandığı sabah tekrar uyanırken bulur. Her şey aynı şekilde tekrarlanıyordur.
Shuya’nın tuhaf davranışları, iptal edilen sinema planı, o uğursuz saat…
Miyu, Shuya’yı kazadan kurtarmak için tekrar tekrar aynı günü yaşamaya başlar.
Ancak olayların gidişatını değiştirmek o kadar da kolay değildir.
Her denemesi yeni bir detay, yeni bir gerilim ve Shuya'nın sakladığı büyük sırla yüzleşmesini gerektirir.
Zaman tekrar ederken, Miyu hem Shuya’nın hayatını kurtarmaya hem de ilişkilerini tehdit eden geçmişle ve gizemlerle yüzleşmeye çalışır.