
Bu hikâye, Chuuetsu Hirokai adında bir annenin on yıl süren acı dolu mücadelesini anlatıyor.
On yıl önce, yalnızca üç yaşındaki çocuğunu bir gıda güvenliği skandalı nedeniyle kaybetti.
Bu trajik olayın sorumlusu ise, şehrin ünlü şarküterisinin sahibi olan Asahi Yuuki idi.
Çocuğunun ölümünden sonra Hirokai'nin hayatı altüst oldu.
Kapanmayan yaralar, zamanla içindeki sevginin yerini intikam duygusuna bıraktı.
Yıllar boyunca suskun kaldı, plan yaptı, bekledi.
Ve nihayet bir gün, kader onu geri dönüşü olmayan bir yolun eşiğine getirdi.
Hirokai, beklenmedik bir anda Asahi Yuuki'nin üç yaşındaki küçük kızıyla karşılaştı.
O anda, uzun yıllardır içinde büyüttüğü öfkeyle hareket etti ve küçük kızı kaçırdı.
Kendince, geçmişte yaşadığı kaybı Asahi’ye yaşatmak, adaletini sağlamak istiyordu.
Ancak zaman geçtikçe, Hirokai'nin iç dünyasında bir çatışma baş gösterdi.
Kendisine karşı masum olan bu küçük çocuğa zarar vermek, düşündüğünden çok daha büyük bir yük haline geldi.
İntikam mı yoksa yeniden insan kalabilme arzusu mu kazanacaktı?
Ve en önemlisi: Gerçek iyileşme, başka birini inciterek mi, yoksa affederek mi mümkün olacaktı?