Bu hikaye, Qing istilası sırasında Joseon’un kaotik ve savaşla sarsılan atmosferinde gelişen, büyüleyici bir aşk ve gizem dolu bir yolculuğu anlatıyor. Hikayenin odak noktası, soylu bir kadın olan Yu Gil Chae ile gizemli ve karanlık bir adam olan Lee Jang Hyun arasındaki, beklenmedik bir şekilde gelişen aşkıdır.
Yu Gil Chae, iyi bir aileden gelen, toplumsal statüsü yüksek ve çevresindeki herkesin ilgi odağı olan bir kadındır. Güzelliği ve zekâsıyla tanınan, oldukça kibirli ve kendine güvenen Gil Chae, dünyadaki tüm erkeklerin ona aşık olduğuna ve her zaman istediğini alabileceğine inanır.
Bu kibir, onun hayatındaki ilişkilerde duygusal bir boşluk bırakmasına yol açar. Ancak, Joseon’daki savaşın getirdiği zorluklarla karşılaştığında, bu kibir yavaşça yerini içsel bir değişime bırakır.
Savaşın getirdiği yıkım, onu yalnızca fiziksel değil, ruhsal olarak da sınar. Gil Chae, hiçbir zaman yaşamadığı bir gerçeklik ve derinlikte bir duyguya sahip olmaya başlar. Bir erkeğe gerçekten aşık olmanın ne demek olduğunu ve aşkın sadece dışsal güzelliklere dayanmayan, çok daha karmaşık bir şey olduğunu keşfeder.
Lee Jang Hyun, gizemli bir adamdır. Geçmişi karanlık ve sırlarla doludur. Birçok insan onun hakkında dedikodular yapar, ancak kimse onu tam anlamaz. Hiçbir şeyi sevmediği gibi, hiçbir şey için samimiyetini de göstermez. Jang Hyun, soğuk, mesafeli bir insandır ve çevresindeki her şeyi, her ilişkiyi, her insanı bir oyun olarak görür.
Fakat, Yu Gil Chae ile tanıştıktan sonra, hayatındaki bu soğukluk ve yalnızlık, beklenmedik bir şekilde değişmeye başlar. Gil Chae’nin karşısında, ilk kez gerçek bir duygu uyandığını fark eder.
Jang Hyun, kalbini bir kadına açmanın, kendini birine tamamen adamanın ne demek olduğunu, çok geçmeden Gil Chae’nin etkisiyle keşfeder. Onunla tanıştıktan sonra, eski yalnızlığı ve duvarları birer birer yıkılır. Fakat Jang Hyun’un karanlık geçmişi, bu aşkı gölgelemekte ve her ikisini de tehlikeye atmaktadır.
Aşkları, Joseon’daki savaş ortamı ve Qing istilasının getirdiği kaosla sınanır. Her ikisi de geçmişin travmalarını ve gelecekteki belirsizlikleri taşıyorlar. Gil Chae’nin soylu kimliği ve Jang Hyun’un gizemli, karanlık doğası, onları hem birbirlerine yakınlaştıracak hem de ayıracaktır.
İçsel çatışmalar, dış dünyadan gelen tehditler ve gizemli geçmişlerin ağırlığı altında bu iki karakter, aşklarını ve kimliklerini yeniden tanımlamak zorunda kalacaklardır.
Yu Gil Chae, kibirli ve kendinden emin bir kadından, kalbinin derinliklerinde gerçek bir aşk arayan bir kadına dönüşürken, Lee Jang Hyun ise hayatında ilk kez bir kadına kalbini açmak zorunda kalacak, karanlık geçmişinden sıyrılmak için büyük bir mücadele verecektir. Aşkları, savaşın yıkıcı etkileriyle, gizemli ve karmaşık bir kaderin etkisiyle test edilecektir.
Bu hikaye, aşkın ve kişisel gelişimin, tarihin karanlık ve tehlikeli zamanlarında nasıl şekillendiğini ve insanların bu tür zorlu koşullarda ne kadar değişebileceğini keşfeder. Hem duygusal derinlikleriyle hem de tarihsel arka planı ile izleyiciyi saracak, unutulmaz bir aşk hikayesi sunmaktadır.