
Kanzaki Miwa, bir zamanlar başarılı bir kariyere sahipken, kalbinde taşıdığı anne olma arzusu uğruna her şeyi geride bırakıp tam zamanlı bir ev kadını olmayı seçti. Evlenmeden önceki hayalleri, sevgiyle dolu bir yuva, anlayışlı bir eş ve bir gün dünyaya getireceği çocuktu.
Ancak gerçek, hayallerden çok uzakta kaldı.
Hiroki, dışarıdan bakıldığında mükemmel bir koca — kibar, ilgili, saygılı. Ama evin kapıları kapandığında bu görüntü paramparça olur. Miwa, duygusal olarak yok sayılan, her gün biraz daha yalnızlaşan bir kadına dönüşür. Günleri, bir kafeste yaşayan kuş gibi sessiz, tekdüze ve umutsuz geçmektedir.
Ve sonra bir gün geçmişin yankısı kapısını çalar: Fuyutsuki Ryo, çocukluk kahramanı, en karanlık anlarında yanında olmuş tek kişi… Ansızın karşısına çıkar. Eski hatıralar, bastırılmış duygular ve o tanıdık sıcaklık, Miwa’nın içindeki donmuş kalbi harekete geçirir.
Birlikte geçirdikleri geceden sonra, Miwa hayatının en zor gerçekle yüzleşir: hamiledir. Ama bu bebek, kocasından değildir. Kırık hayalleriyle ve ekonomik çaresizliğiyle sıkışmışken, acı verici bir karar alır: Bebeğin babası olarak Hiroki'yi göstermeye karar verir.
Şimdi Miwa, hem bir annenin içgüdüsüyle hem de bir kadının onuruyla savaşıyor.
Ama asıl soru şu: Kimin hayatı, kimin yalanıyla inşa edilecek?